Kurumlar Vergisinden İstisna Edilen Kazançlar: Şirketler İçin Kapsamlı Bir Rehber
Türk vergi sisteminde, kurumlar vergisi mükellefleri için çeşitli istisnalar bulunmaktadır. Bu istisnalar, kurumların mali yapılarını güçlendirmeyi, belirli sektörleri veya faaliyetleri teşvik etmeyi ve yatırımı özendirmeyi amaçlar. Kurumlar vergisi, anonim şirketler, limited şirketler ve sermayesi paylara bölünmüş komandit şirketler gibi sermaye şirketlerinin kazançlarının tamamını kapsar. Bu blog yazımızda, şirketlerin finansal sağlıklarını optimize etmeleri için hayati önem taşıyan bazı temel kurumlar vergisi istisnalarını ve bunların uygulama esaslarını detaylı bir şekilde inceleyeceğiz.
1. İştirak Kazançları İstisnası: Karlılığı Artırmanın Yolları
Kurumlar Vergisi Kanunu'nun en önemli istisnalarından biri, kurumların yurt içindeki ve yurt dışındaki iştiraklerinden elde ettikleri kazançlara ilişkindir. Bu istisna, aynı sermaye şirketinin birden fazla defa vergilendirilmesinin önüne geçmeyi hedefler.
• Yurt İçi İştirak Kazançları İstisnası: Tam mükellefiyete tabi başka bir kurumun sermayesine iştirak nedeniyle elde edilen kâr payları, kurumlar vergisinden istisnadır. Bu, anonim şirketlerin portföylerinde bulunan başka şirketlere ait hisse senetlerinin elden çıkarılmasından sağlanan kazançları kapsamaz. İstisnadan yararlanılabilmesi için iştirak edilen kurumun anonim veya limited şirket niteliğinde olması ve iştirak payının en az iki tam yıl süreyle aktifte tutulması gerekmektedir. Ancak, eğer iştirak edilen kurum Türkiye'de tam mükellef ise, kâr payları üzerinden vergi kesintisi yapılmayacak ve anılan kurumlarca elde edilen kâr payları iştirak kazançları istisnasından faydalanacaktır.
• Yurt Dışı İştirak Kazançları İstisnası: Yurt dışından elde edilen iştirak kazançları da belli koşullar altında kurumlar vergisinden istisna edilebilir. Bu koşullar arasında iştirak edilen kurumun anonim veya limited şirket niteliğinde ve kanuni veya iş merkezinin Türkiye'de bulunmaması yer alır. Ayrıca, iştirak payını elinde tutan kurumun, yurt dışı iştirakin ödenmiş sermayesinin en az %10'una sahip olması ve bu payları en az bir yıl süreyle aralıksız elde tutması şartı aranır. Kazancın elde edildiği hesap dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinin verilmesi gereken tarihe kadar Türkiye’ye transfer edilmesi de istisna için zorunludur. Eğer iştirak payı en az %50 ise, diğer şartlar aranmaksızın %50 oranında istisna uygulanabilir. Bu istisnanın temel amacı, kurumların mali yapılarını güçlendirmektir.
2. Taşınmaz ve İştirak Hisseleri Satış Kazancı İstisnası: Aktiflerin Değerini Koruma
Kurumların aktifinde en az iki tam yıl (730 gün) süreyle bulunan taşınmazlar ile iştirak hisselerinin satışından doğan kazançların %50'si, kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna, taşınmaz ticaret ve kiralama faaliyetinde bulunmayan kurumlar için geçerlidir.
• Koşullar:
◦
Satış kazancının istisnadan yararlanan kısmının, satışın yapıldığı yılı izleyen beşinci yılın sonuna kadar pasifte özel bir fon hesabında tutulması şarttır.
◦
Bu fon hesabında tutulan kazanç, sermayeye ilave dışında başka bir hesaba aktarılamaz veya işletmeden çekilemez.
◦
Satış bedelinin tamamının, satışın yapıldığı yılı izleyen ikinci takvim yılının sonuna kadar tahsil edilmesi gerekmektedir.
◦
Bu süre içinde tahsil edilmeyen satış bedeline isabet eden istisna nedeniyle zamanında tahakkuk ettirilmeyen vergiler, vergi ziyaı cezası ve gecikme faizi ile birlikte tahsil edilir.
◦
İstisnaya konu edilen taşınmaz veya iştirak hissesi ticareti veya kiralanması ile uğraşılmaması esastır. Örneğin, bir inşaat şirketinin kendi merkez binasını satması istisnaya konu olabilirken, satmak amacıyla inşa ettiği binaların satışı istisnadan yararlanamaz. Holding şirketlerin iştirak amacıyla edindikleri hisseler istisnadan yararlanabilirken, kısa vadeli fiyat değişimlerinden kar elde etmek amacıyla alınan hisseler yararlanamaz.
◦
Taşınmazın değerinin nakit olarak tahsil edilmesi veya altına, Devlet tahvili, Hazine bonosu, Toplu Konut İdaresince çıkarılan veya BİST'te işlem gören hisse senetleri, tahvil ve bonolar gibi kolayca nakde dönüştürülebilir kıymetlerle tahsil edilmesi mümkündür. Ancak bu kıymetlerin en geç iki yıllık tahsil süresinin sonuna kadar nakde dönüştürülmesi gerekir.
3. Emisyon Primi Kazancı İstisnası: Sermaye Güçlendirme Aracı
Anonim şirketlerin gerek kuruluşlarında gerekse sermayelerini artırdıkları sırada çıkardıkları payların, itibari değerin üzerinde bir bedelle elden çıkarılması halinde oluşan kazançlar, kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna, şirketin sermayesini güçlendirmesine doğrudan katkı sağlar ve sermaye piyasalarında şirketlerin rekabet gücünü artırır.
4. Türkiye'de Kurulu Fonlar ve Yatırım Ortaklıklarının Kazançları İstisnası: Finansal Piyasalara Destek
Menkul kıymetler yatırım fonları veya ortaklıklarının portföy işletmeciliğinden doğan kazançları kurumlar vergisinden istisnadır. Ayrıca, portföyünün en az %51'i Borsa İstanbul'da işlem gören hisse senetlerinden oluşan yatırım fonlarının bir yıldan fazla süreyle elde tutulan katılma belgelerinin elden çıkarılmasından elde edilen kazançlar için Gelir Vergisi Kanununun Mükerrer 80 inci madde hükümleri uygulanmaz ve bu tür kazançlar üzerinden tevkifat yapılmaz. Bu düzenleme, sermaye piyasalarındaki yatırımları teşvik etmek ve fonların aracılık faaliyetlerini desteklemek amacını taşır.
5. Teknoloji Geliştirme Bölgeleri (TGB) Kazanç İstisnası: Ar-Ge ve İnovasyona Teşvik
4691 sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu kapsamında bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu bölgedeki yazılım, tasarım veya Ar-Ge faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna, özellikle yazılım ve Ar-Ge yoğun sektörlerde faaliyet gösteren şirketler için büyük bir teşviktir.
• Uygulama Esasları:
◦
Mükelleflerin bu istisnadan yararlanabilmesi için gelir veya kurumlar vergisi yönünden bağlı bulundukları vergi dairesine başvuruda bulunmaları gerekmektedir.
◦
Yönetici şirketler, bu bölgelerde elde ettikleri kazançları dağıtmaları halinde, kâr payları üzerinden ilgili vergi kesintisi hükümlerine tabidir.
◦
Bu istisna, sadece bölge içinde gerçekleştirilen faaliyetlerden elde edilen kazançları kapsar; bölge dışındaki faaliyetlerden elde edilen kazançlar istisna kapsamında değildir.
◦
İstisna kapsamında bulunan ve bulunmayan hasılat, maliyet ve gider unsurlarının ayrı ayrı izlenmesi ve istisna kapsamında olan faaliyetlere ait maliyet ve gider unsurlarının, diğer faaliyetlerle ilişkilendirilmemesi gerekmektedir.
◦
Ar-Ge ve tasarım faaliyetleri neticesinde ortaya çıkan yeni ürünlerden elde edilen hasılat tutarı (seri üretim ve üretim sürecinde kullanılma sonucu elde edilen hasılat hariç) gayrimaddi haklardan elde edilen brüt gelir olarak tanımlanır. Bu tür kazançlar, ilgili mevzuat çerçevesinde tescil, kayıt veya bildirim şartına bağlanabilir.
6. Serbest Bölgeler Kazanç İstisnası: İhracat ve Yatırımın Adresi
3218 sayılı Serbest Bölgeler Kanunu kapsamında serbest bölgelerde üretim faaliyetinde bulunan mükelleflerin bu bölgelerde imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettikleri kazançları, gelir veya kurumlar vergisinden müstesnadır. Ancak, 1/1/2025 tarihinden itibaren bu istisna, yalnızca yurt dışına yapılan satışlardan elde edilen kazançları kapsayacak şekilde daraltılmıştır; yurt içine yapılan satışlar istisna kapsamından çıkarılmıştır.
• Önemli Hususlar:
◦
İstisna, faaliyet ruhsatlarında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere serbest bölgelerde yürütülen faaliyetlerden elde edilen kazançlara ilişkindir.
◦
Faiz, repo ve benzeri faaliyet dışı gelirler bu istisna kapsamında değerlendirilmez.
◦
İstisna kapsamındaki faaliyetlerin zararla sonuçlanması halinde, bu zararların istisna kapsamında olmayan diğer faaliyetlere ilişkin kazançlardan indirilmesi mümkün olmadığı gibi ertesi yıla devredilmesi de mümkün değildir.
◦
Serbest bölgelerde faaliyet gösteren şirketlerin birleşme ve devir hallerinde de istisnadan yararlanma devam edebilir, ancak faaliyet ruhsatının devralan kurum adına yenilenmesi şarttır.
7. Eğitim, Öğretim ve Sağlık Hizmet İşletmelerinde Kazanç İstisnası: Sosyal Sorumluluğa Destek
Eğitim ve öğretim işletmeleri ile kreş ve gündüz bakımevlerinin kazançları, ilgili mevzuat çerçevesinde gelir veya kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna, kreş ve gündüz bakımevleri ile okulların faaliyete geçtiği vergilendirme döneminden itibaren beş vergilendirme dönemi boyunca geçerlidir. Sağlık hizmeti sunan kuruluşların birbirlerine yapacakları teşhis ve tedaviye yönelik teslim ve hizmetler de bu muafiyet kapsamındadır. Bu, sosyal hizmet sunumunu teşvik etmeyi amaçlar.
8. Korumalı İşyeri İndirimi: İstihdamı Destekleme
5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'a göre kurulan korumalı işyerlerinde istihdam edilen ve iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel veya ruhsal engelli çalışanlar için yapılan ücret ödemelerinin yıllık brüt tutarının %100'ü oranında korumalı işyeri indirimi uygulanır. Bu indirim, her bir engelli çalışan için azami beş yıl süreyle uygulanır ve yıllık indirilecek tutar, her bir engelli çalışan için asgari ücretin yıllık brüt tutarının %150'sini aşamaz. Cumhurbaşkanı, bu oranı engellilik derecelerine göre %150'ye kadar artırma veya kanuni oranına indirme yetkisine sahiptir. Bu düzenleme, engelli bireylerin istihdamını teşvik etmeyi hedefler.
9. Fona Aktarılan Taşınmaz ve İştirak Hisseleri İstisnası (Bireysel Emeklilik Sistemi Kapsamında): Emeklilik Sistemine Geçişe Destek
Üyelerine veya çalışanlarına emekliliğe yönelik taahhütte bulunan dernek, vakıf, sandık, tüzel kişiliği haiz meslek kuruluşu veya sair ticaret şirketleri nezdinde mevcut bulunan emeklilik taahhüt planları kapsamındaki birikimlerin ve taahhütlere ilişkin tutarların kısmen veya tamamen bireysel emeklilik sistemine aktarılması amacıyla taşınmaz ve iştirak hisselerinin devir ve teslimi KDV'den müstesnadır. Bu istisna, aktarılan tutarla orantılı olarak uygulanır ve bireysel emeklilik sistemine geçişi kolaylaştırmayı amaçlar.
10. Yurtdışındaki Yapım ve Onarım İşleri Kazanç İstisnası: Uluslararası Faaliyetlere Destek
Kurumların yurt dışında yaptıkları inşaat, onarım, montaj işleri ile teknik hizmetlerden elde ettikleri kazançlar, ilgili ülke mevzuatına göre kurulan şirketin ana sözleşmesinde bu faaliyetlerin belirtilmesi ve fiilen bu amaç dışında faaliyetinin bulunmaması şartıyla kurumlar vergisinden istisnadır. Bu istisna, Türk müteahhitlik ve teknik hizmetler sektörünün uluslararası alandaki rekabet gücünü artırmayı hedefler.
Sonuç
Kurumlar vergisi istisnaları, şirketlerin faaliyetlerini yürüttükleri alanlara ve gerçekleştirdikleri işlemlere göre farklılık göstermektedir. Bu istisnaları doğru bir şekilde anlamak ve uygulamak, şirketlerin vergi yükünü azaltmak, finansal yapılarını güçlendirmek ve sürdürülebilir bir büyüme sağlamak için kritik öneme sahiptir. Her şirketin özel durumu farklı olabileceğinden, detaylı bir vergi danışmanlığı almak, bu istisnalardan en etkin şekilde faydalanmak için önemlidir. Unutulmamalıdır ki, istisna kapsamındaki kazançlara ilişkin giderlerin veya faaliyetlerden doğan zararların, istisna dışı kurum kazancından indirilmesi kabul edilmez. Bu, istisnanın sadece belirli faaliyetin kazancı için geçerli olduğu ve zararın da o faaliyetle sınırlı kaldığı anlamına gelir.